Borsayla ilgilenen herkesin aklında o kemirici soru vardır: “Acaba zirve burası mı?”, “Düşüş ne zaman başlayacak?”
Yatırımcıların çoğu enerjisini, boğanın ne zaman yorulacağını veya krizin hangi gün patlayacağını tahmin etmeye harcar. Ancak bu kolektif endişe, genellikle en büyük fırsatların kaçmasına neden olur. 30 yıllık piyasa tecrübesine sahip efsanevi trader Jason Shapiro, bu konuda ezber bozan bir yaklaşıma sahip.
Shapiro’ya göre piyasaları okumanın sırrı, kalabalığın ne söylediğine değil, ne yaptığına ve ne hissettiğine odaklanmaktan geçiyor. Eğer sürekli felaket senaryoları dinlemekten yorulduysanız, işte Shapiro’nun piyasalara bakış açınızı kökten değiştirecek 5 aykırı dersi.
1. Haklı Olmak Size Para Kazandırmaz: Zamanlama Her Şeydir
Piyasalarda en tehlikeli tuzak, egonuzun cüzdanınızdan daha büyük olmasıdır. Shapiro, bu dersi 2008 krizinden önce çok acı bir şekilde tecrübe etmiş.
2005 yılında, çalıştığı hedge fonundaki parlak zekalı analistler, yaklaşan konut krizini ve balonu kusursuz bir matematikle tespit etmişlerdi. Analizleri %100 doğruydu. Ancak çok büyük bir hataları vardı: Çok erkendiler.
Erken Giren Kaybeder: Bu fonlar, 2005-2007 yılları arasında piyasaya karşı “short” (kısa/düşüş) pozisyon aldılar. Ancak piyasa mantıksız bir coşkuyla yükselmeye devam etti.
Sonuç: 2008′de kriz gerçekten patlak verdiğinde, haklı çıkan bu yatırımcıların çoğu batmıştı. Pozisyonlarını koruyacak sermayeleri kalmamıştı.
Ders: Piyasada haklı olmak ile doğru zamanda haklı olmak arasında dağlar kadar fark vardır. “Piyasa, sizin ödeme gücünüzden daha uzun süre mantıksız kalabilir.”
2. Tarihin En “Nefret Edilen” Boğa Piyasası Neden İyiye İşaret?
Şu anki piyasa ortamına baktığınızda ne görüyorsunuz? Herkes mutlu mu? Hayır. Shapiro, mevcut durumu “Tarihin en nefret edilen boğa piyasası” olarak tanımlıyor ve bu durumu son derece pozitif bir sinyal olarak görüyor.
Mantık basittir: Zirveler korkuyla değil, coşkuyla (euphoria) gelir.
Eğer taksi şoföründen bakkala kadar herkes size hisse senedi öneriyorsa, korkmalısınız.
Ancak bugün olduğu gibi her köşe başında bir “çöküş kahini” varsa, herkes “balon patlayacak” diye nakitte bekliyorsa; piyasanın yakıtı henüz tükenmemiş demektir.
Yaygın şüphecilik, henüz herkesin oyuna dahil olmadığını gösterir. Bu da potansiyel alıcıların hala kenarda beklediği anlamına gelir.
3. “Yapay Zeka Balonu” Tartışması Bir Tuzaktır
“Teknoloji balonu var”, “Yapay zeka çok şişti”… Bu manşetleri her gün okuyoruz. Shapiro’ya göre, bir varlığın balon olduğunu düşünerek piyasayla inatlaşmak, bir yatırımcının yapabileceği en büyük hatadır.
Burada traderların altın kuralı devreye girer: “Don’t fight the tape” (Piyasanın yönüyle savaşma).
Önce Piyasa Onaylasın: Bir varlığın %80 düşeceğine inanıyorsanız, neden tepeden satmaya çalışıyorsunuz? Bırakın piyasa önce dönsün. Tepeden %10 düştükten sonra oyuna girseniz bile önünüzde hala %70′lik devasa bir kâr marjı vardır.
Psikolojik Yıpranma: Yükselen bir piyasada her gün para kaybederek düşüş beklemek, yatırımcıyı psikolojik olarak bitirir. Shapiro, sadece finansal değil, zihinsel sağlığınız için de akıntıyla savaşmamanızı öneriyor.
4. Haber Değil, Piyasanın Habere Tepkisi Önemlidir
Acemi yatırımcı haberi okur ve işlem yapar. Profesyonel yatırımcı ise haberin fiyata etkisini izler.
Shapiro’nun en kritik derslerinden biri şudur: Piyasalar “iskonto mekanizmasıdır.” Yani beklentiler önceden satın alınır.
Örnek Senaryo: Piyasalar Fed’in faiz indireceğini bekliyor ve borsalar yükseliyor. O gün geliyor ve faiz indirimi açıklanıyor.
Kritik An: Eğer bu “iyi habere” rağmen borsa yükselmiyorsa veya düşüyorsa; kaçın! Bu, beklentinin çoktan fiyatlandığını ve alıcıların tükendiğini gösteren en güçlü teknik sinyaldir.
Unutmayın; haber iyi olabilir ama fiyatın tepkisi kötüyse, haklı olan fiyattır.
5. Bitcoin ETF’leri: Risk Düştü, Peki Ya Getiri?
Kripto paralar yıllarca “yüksek risk, yüksek getiri” aracı olarak görüldü. Ancak Spot Bitcoin ETF’lerinin onayı ile oyunun kuralları değişti.
Eskiden Bitcoin almak için karmaşık cüzdanlar, güvenilirliği sorgulanan borsalar ve hacklenme riskiyle uğraşmak gerekiyordu. Bu “aşırı risk”, karşılığında “aşırı getiri” (Alpha) sunuyordu.
Shapiro burada teorik bir soru ortaya atıyor: Risk azaldığında, getiri potansiyeli aynı kalabilir mi? ETF’ler sayesinde Bitcoin’e yatırım yapmak artık bir banka hissesi almak kadar kolaysa, bu varlığın gelecekte sunacağı “ekstra” getiriler de normalize olabilir mi? Bu, kripto yatırımcılarının uzun vadeli projeksiyonlarında mutlaka göz önünde bulundurması gereken bir detay.
Sürüyü Değil, Aykırı Olanı İzleyin
Jason Shapiro’nun 30 yıllık tecrübesi bize tek bir şeyi fısıldıyor: Kolay olanı yapıp kalabalığa uyarsanız, kalabalıkla aynı kaderi paylaşırsınız.
Piyasalarda para kazanmak; herkes korkarken cesur olmayı, herkes coşku içindeyken temkinli olmayı gerektirir. Bir dahaki sefere “Zirve nerede?” diye sormak yerine, “Herkes neye inanıyor ve piyasa buna nasıl tepki veriyor?” diye sorun. Cevaplar sizi şaşırtabilir.
Sizce şu an piyasada korku mu hakim, yoksa coşku mu? Yorumlarda görüşlerinizi bizimle paylaşın!